Mehmet Emin Karamehmet gene muhteşem dönüşünü yaptı. Ankara doğalgaz dağıtımını yapan Başkent Doğalgaz A.Ş.’nin %80’nine ortağı Kazancı ile 1 milyar 211 milyar USD, İstanbul Avrupa yakası elektrik dağıtımını yapan Boğaziçi Elektrik Dağıtım (BEDAŞ) A.Ş.’nin tümüne 2 milyar 990 milyar USD ve İzmir ve Manisa’nın elektrik dağıtımını yapan Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. için de 1 milyar 920 milyon USD, toplamda yaklaşık 6 milyar USD vererek her üç işletmeyi 25 yıllığına almış oldu.
Buna şaşırmamak lazım. Çünkü bundan tam 12 yıl önce Doğan Holding ile (%50-50) ortak olarak BEDAŞ’ın özelleştirmesini almış, sonra bu devir mahkeme tarafından iptal edilmişti. Mehmet Emin bey yılmadı, 12 yıl sonra döndü ve BEDAŞ’ı aldı. Biz o yıllarda özelleştirme alındıktıktan sonra BEDAŞ’a hizmet verecek Sayot diye bir şirket kurmuştuk. Sayot ile ilgili blogumda 3 yazım var. (https://www.alphanmanas.com/?s=Sayot&submit=Ara) Mehmet Emin Karamehmet Sayot’un yönetim kurulu başkanıydı. Biz Teknoloji Holding olarak şirketin %40 ortağıydık. Ben de şirketin İş Geliştirme’sinden sorumlu Murahhas Azası’ydım. Şirket yönetim kurulu başkanlığını Mehmet Emin Karamehmet’in yaptığı Mobicom’un (https://www.alphanmanas.com/?s=Mobicom) Mobitex kablosuz data ağı alt yapısını kullanarak “Uzaktan Sayaç Okuma” teknolojisi geliştirip özelleşen işletmelere bu çözümlerini kullandıracaktı. Biz Teknoloji Holding olarak Mobicom’un da %10 ortağıydık.
Ben Mehmet Emin Karamehmet kadar sabırlı olamadım. Zaten çalışma şeklim de bu denli uzun sabrı anlamlı kılmıyordu. Ben 2009’un Ocak ayında elektrik, su ve doğalgaz işletmelerine abone yönetim sistemi çözümleri sunan Teknosis’i, NYSE de halka açık Verifone’a satarak (http://www.brightwell.com.tr/teknosis.asp) Dağıtım Özelleştirmelerinden ümidimi kesmiş oldum.
O yıllarda Mobicom’u büyütebilmek için uygulama yaratma peşindeydim. GSM telefonlarının kullanılmaya başlayalı 2 yıldan daha az olduğu, GPRS’in olmadığı yıllarda paket anahtarlamalı bir data ağı’nda yapılacak en güzel şey “Finansal Bilgi Paylaşımı ve Hisse Senedi Satımı-Alımı”ydı. Bu artık erken öten horozluk bile olmuyor. Konuştuğumuz yıl 1996. O yıllardaki Internet Servis Sağlayıcıların verdiği en hızlı hat 128 Kbit/sn (Haber için Tıklayınız); Ericsson’dan sevgili Cem Güçeri kurulacak şirketin iş planlarının hazırlanmasına kadar bizlere yardımcı olmaya çalışıyor. Onlar da Ericsson olarak kablosuz modem satmaya çalışıyorlar (Haber için Tıklayınız). Amacımız Chicago’ya bağlanarak PC Quote (http://www.pcquote.com/) firmasından anlık yurt dışı borsaları ve diğer finansal piyasaların anlık bilgilerini alıp, Mobicom abonelerine sunabilmek. Internet üzerinden borsa işlemlerini başlatan ilk aracı kurum Nurol Menkul Kıymetler bu hizmeti Ekim 1996’dan itibaren vermeye başladı (Haber için Tıklayınız) ama İMKB’ye on-line bağlı olamadıkları için (İMKB daha bu hizmeti başlatmamıştı) alım-satım emirleri internet üzerinden Nural Menkul Kıymetlere gidiyor, oradan da görevli alım-satım emrini telefonla İMKB’deki Nurol yetkilisine yazdırıyordu. Biz bu tarihten önce Ağustos ayında o yıllarda yurt dışı uydu bağlantısı hizmeti veren Sprint Global One ile çalışmaya başladık (Haber için Tıklayınız) O yıllarda anlık İMKB ve yurt dışı finansal piyasaların anlık veya gecikmeli verileri hatırlayanlar için bir TV adaptörü (VBI) ve yazılım ile verilirdi. Bu uygulama da Türkiye de başlamak üzereydi.
Yani sonuç olarak kendi küçük dünyamızda Mobicom’un sağlayacağı kablosuz modem ile kullanıcılara yurt dışı finansal piyasaların verileri ile İMKB verilerini geçmek üzere aylarca çaba gösterdik. Ama ne oldu? Bizimle aynı anda başlayan ABD’de Mobicom benzeri network üzerinde RIM (Blackberry’nin sahibi şirket) gibi şirketler büyürken, biz de daha önceki blog yazımda aynen söylediğim gibi: https://www.alphanmanas.com/?p=72 Muhteşem bir vizyon ve inanılmaz bir keyifle ile iş planları yapıldı. Sonra olanlar oldu, Telsiz Genel Müdürlüğü haklı olarak 900 MHz’i GSM için ayırdığından dolayı Mobitex için 417-419 MHz’i tahsis etti. Bunun sonucu olarak dünyadaki Mobitex operatörleri arasında bu frekansta modem alan tek ülke biz, Mobicom oldu. Alınan adetler inanılmaz azalınca, alış fiyatımız ABD’deki modem fiyatının 5 katı yani 500 USD üzerinde kaldı.
Erken öten horoz olmanın dayanılmaz hafifliğini yaşarken “Ölçek Ekonomisi” nin inanılmaz kazığını da yemiş olduk. Bugün Türkiyedeki zenginlere baktığınızda ilk 50 içinde niye Bilişim sektöründen kimse yoktur’un cevabı burada yatmaktadır. Türkiyedeki ölçek ekonomisi bunun önündeki en büyük engeldir. Kendi geleceğimi değiştirmek için sarfettiğim çabaları blogumda sizlerle paylaşıyorum (daha sonra da bir kitap altında toplamayı çok istiyorum). Ben girişimci bir ruha sahip olmasaydım, şu ana kadar zaten çoktan pes etmiştim. Benim ve Mehmet Emin Karamehmet gibiler için pes edecek o kadar çok neden var ki bu ülkede. Ama her zorluğa rağmen ülkesini seven bizler, yani çılgın girişimciler bu ülkede önemli değişimi yaratıyoruz.
Ben Bilişim sektörü ile iş yaşamımın 18 yılını geçirdim. Şimdi görüyorum ki eğer Bilişim yerine başka bir sektöre yönelmiş olsaydım bugün çok daha ileri bir noktada olurdum. Ama beni bugünlere taşıyan Bilişim sektörününe de haksızlık edemem. Çünkü bugüne kadar olan tüm bilgi birkimimi oradan sağladım. Ayrıca belkide Bilişim sektöründe yer alıp en çok şirket satışı yapıp para kazanan da ben (eski ortağım Emin Hitay ile beraber) oldum. Şimdi sırada bu birikimi diğer sektörlerde kullanmaya başladım. Bu ülkenin “kurbağa sıçraması” yapacağı çok önemli alanlar var ve yapılacak da çok şey var. Şimdi 25 yıllık eğitimin meyvelerini toplama zamanı geldi. Bundan sonraki sıçramalar çok daha büyük olacak.