Yayınlanma Tarihi: 29 Mayıs 2006Kategoriler: Forbes Yazıları

Daha önceki yazımda X ve Y Kuşaklarının teknoloji ile bütünleşmede en çok acı çekenler olduğunu ve her gün piyasaya çıkan ürünlerin “kullanıcı arayüzleri”nin kullanıcıları bunalttığını belirtmiştim. Bu aslında günümüzde yaşanılan uyum sorununun çok küçük bir parçasıdır. Buna teknolojinin gelişimiyle değişen satın alma ve yatırım kararlarımızı, kariyer planlarımızı, çektiğimiz günlük sıkıntıları eklediğimizde aslında gelecekteki kuşakları da önemli uyum sorunlarının beklediğini görebiliriz. Bireylerin hızlı değişime ayak uydurmalarında yardımcı olacak bazı yeni meslekler var ki şu anda yaşayanların çoğu bu mesleklerin doğduğunu belki göremeyecekler.

Örneğin Blogging’i 2 sene önce duymamıştık bile. Oysa “Güzin Abla” onlarca yıldır gündemde olan bir “Blogger” değil miydi aslında? Ki o da günden güne değişerek sonunda gerçek “Blogger” olmaya doğru gidiyor. Tarih boyunca en önemli pazarlar ve mecralar cinsellik ve talih oyunları önceliği ile gelişmemiş miydi? En son mobil içerikte de böyle oldu. Günümüzde gazeteler tirajları ile değil okur katsayıları ile değerlendiriliyor. Çünkü ortak mekânlarda paylaşılarak okunuyorlar. Bu paylaşım yakın gelecekte gazeteler tümüyle elektronik ortama geçtiğinde ortadan kalkacak.

Bugünün ünlü gazeteleri bugün adları “Köşe Yazarı” olan, geleceğin önemli “Blogger”larını kendi bünyelerinde tutmak için oldukça büyük sıkıntı yaşayacaklar. Günün sonunda her “Blogger” kendi köşesini okuma başına satabilecek veya bugünün gazeteleri (geleceğin Haber Portalları) yaşamlarını gelir paylaşımı ile sürdürecekler. Yani köşe yazarı okunduğu kadar para kazanacak. Bu örnekleri teknolojik gelişmelerin bireylerin fiziksel iletişimini nasıl azaltacağını göstermek için veriyorum. Yüz yüze iletişim azalırken çalışma koşulları da değişecek tabii ki. Geleceğin ofislerinin evlere taşınacağını artık öngörmeyen yok, ki zaten şu anda çok uluslu şirketlerde kullanılan bir uygulama haline geldi bile. Bu örnekleri fazla çoğaltmadan  biraz daha uzak geleceğe gidelim ve iki önemli mesleği anlatayım.

Bilgi Tarayıcılar (Data Miners).

Bizler adına araştırma yapacak ve karar verecek mekanizmalar oluşacak.

İnsan Simulatörleri(Turing Testers).

Beynimizi simüle edebilecek yapılar ortaya çıkacak. Bizim adımıza mesajlarımıza bile cevap verebilecek. Bunlara Internet hizmetçisi denebilir.

Bu mesleklerin yayıldığını görmeye yaşlarımız yetmeyecektir. Ama yakın geleceğe baktığımızda binlerce yeni ürünün hayatımıza hızla girmesinin oluşturduğu sıkıntının belki de farkında değiliz. Oysa bu durum bizleri geriyor ve teknolojiden uzaklaştırıyor. O kadar çok konu var ki karar vermekte zorlandığımız. Bana en çok sorulan sorulardan biri: Alphan hangi marka cep telefonu almamı önerirsin? Şimdi bu sorunun cevabını ben nasıl verebilirim ki? Telefonu telefon olarak kullanmak ile bilgisayar olarak kullanmak alım kararını etkiler, kamerası vs derken aslında karşılıklı sorularla ben karşıdaki kişinin kullanıcı olarak bir portresini çıkarıyorum. Biz Türkiye’de sıcak ilişkilerimiz sayesinde yurt dışında asla alamayacağımız birçok hizmeti birbirimize karşılık beklemeden veriyoruz. Ama gelecekte bugün yüz yüze iletişim ile karşılık beklemeden gerçekleştirdiğimiz birçok hizmet gelecekte hem ücretli hem de daha mekanik hale gelecek.

“Kişisel Koçluk” öncelikle ABD’de son dönemin moda işlerinden biri.  Bence de geleceğin en önemli mesleklerinden biri haline gelecek “Kişisel Koçluk” üniversitelerde ayrı bir dal olacaktır. İyi bir “Yaşam Koçu” ekonomi,yönetim bilimleri, mühendislik, sosyoloji ve psikoloji eğitimi alacak. Her sektörü az da olsa tanıyacak. Ama özel eğitim gereken hizmetleri  “Dış Kaynak Kullanımı” ile sağlayacak. Örneğin destek verdiği kişinin tikleri arttıysa çalıştığı psikoloğa ya da giyimi, dış görüntüsü konusunda özensiz buluyorsa imaj danışmanına gönderecek.

İnsan Kaynakları Danışmanlığı şirketlerinin yapısı da değişecek. Bence artık Türkiye’de de yayılan Amerikan modeli emlak pazarlama şirketlerine benzeyecekler. Bu modelde her bölgeye bir emlak danışmanı atanmıştır ve her birinin elinde bir grup emlak vardır. Siz bölgeye ve aradığınız emlağa göre bir bölge sorumlusu ile çalışırsınız. İnsan Kaynakları firmaları da piyasanın en iyi “Kişisel Koçları”nı listelerinde bulunduracaklar ve bu kişiler belli dikey pazarlar veya yönetim pozisyonları konusunda tecrübeli olacaklar. Yönetici arayan firmalar öncelikle en güçlü “Kişisel Koç” portföyüne sahip İnsan Kaynakları Danışmanlığı firmasına gidecek ve o kişi ile direkt görüşerek aradıkları yöneticilere ulaşacaklar.

“Kişisel Koç”un en önemli etkisi kişinin kariyer planlarını ve isteklerini çok iyi bildiği için belki de karşılıklı görüşme sayısının en aza inmesini sağlamak olacak. Kişilik testleri vs gibi hizmetler gene “Dış Kaynak Kullanımı” ile yapılacak ve bu hizmetleri veren firmalar metodlarını devamlı yenileyerek iş yaşamında çok etkin ve değerli hale gelecekler. “Kişisel Koç”umuz eşliğinde, giyim ve sağlıklı beslenme danışmanlarımız, psikologumuz ve diğer destek birimleri ile yılda en az iki defa bir araya gelerek yapacağımız “Kişisel Yönetim Kurulları” fikrine alışmakta şimdiden yarar var. Bunlar da zaten video konferans şeklinde olacağı için kişilerin fiziksel olarak bir araya gelmesine çok fazla gerek olamayacak.

Bazı gelişmeleri sizlerle paylaşarak X ve Y Kuşağının çektiği acıları gene gözler önüne koymaya çalışırken, bu durumun daha da kötüye giderek değişimin süreceğini de belirtmek istedim. Değişime ayak uydurmayanlar için yaşam çok daha zor olacak .

Forbes Nisan 2006 

Bültene katılın.