2002 yılında başvurusunu yapmış olduğumuz “İdeal Saklama Koşulları Sağlayarak Stok Takibi Yapabilen Bir Buzdolabı” patenti altında “Elektronik Yumurtalık” da bulunuyordu. Tanımı: diğinde aktive olan ve ön bölümde ışık göstergesine sahip elektronik bir mekanizmayı içermektedir. Kullanıcı tarafından tanımlanmış kullanım süresi bittiğinde ışıklı gösterge renk değiştirerek ürünün kullanım dışı olduğunu belirtir.
Başvurumuzun üzerinden tam 11 yıl geçti. Başvurumuz ne yazık ki “Faydalı Model” olarak yanlış yapılmıştı. Durum böyle olunca teknik olarak korumanın sağlanması imkansız olmuştu. Dün bana sürekli olarak gelen teknolojik yeniliklerle ilgili maillerin birinde aşağıda GE’nin patentini almış olduğu ürünün resmini gördüm. İnanamadım. Çünkü bizim ürünümüzle çalışma mantığı açısından birebir aynıydı.
Biz başvuru yaptığımız ve kimisini aldığımız “İdeal Saklama Koşulları Sağlayarak Stok Takibi Yapabilen Bir Buzdolabı” patent/faydalı model’lerin tanıtımlarını Türkiye’de 3 büyük beyaz eşya üreticisi ile paylaştık. Hatta iki tanesine vermiş olduğum “Gelecek” konferansında da detaylı olarak anlattım. Dahası bunlardan yabancı sermayeli olan firmanın dünya Ar-Ge başkanı ile bizzat tanışıp bunları kullanmaları için kendilerine verebileceğimi de belirttim. Ama olmadı. Ben hayatımı patentleri kullanacağım ürünler üreterek, ürettirerek veya kullanacak olan firmalara gelir paylaşımızı karşılığı kullandırarak kazanmıyorum. Ben sadece insanlar hobilerini yaparken, ürün tasarlamayı ve patent almayı bir hobi olarak yapıyorum. Tabii ki bir fayda yaratabilirisem ne mutlu bana. O yüzden de bir iş gibi kabul edip peşinden koşmuyorum.
Diyelim ki bu işi yapıyor olsaydım ve patent olarak almış olsaydım; Ne yapardım? Cevap: Ya yüzbinlerce dolar avukatlık ücreti olarak harcardım ya da üstüne soğuk su içerdim. Apple-Samsung patent savaşlarını görüyorsunuz. Oradaki avukatlık ve mahkeme masraflarını düşünemiyorum.
O yüzden arkadaşlarıma söylüyorum: “Patent Alarak Bekaret Kemeri Takamazsınız” (tabii ki mecazi anlamda)!!