Yayınlanma Tarihi: 26 Ekim 2010Kategoriler: Haberler

SecurityWalkThroughMetalDetector

“Erkek arkadaşım elimi tuttu. Hamile kalırmıyım?” bilgisizliğini atlatan toplumumuz, yeni bilgisizliklere yelken açmış bulunmaktadır. Neredeyse yatak odası kapısına konacak “Metal Detektörleri” en çok bunları satanları sevindiriyor. “Korkuyu sal, malı sat” Ben de bunlardan günde en az 4-5 kere geçiyorumdur. Geçerken çocukların, hamile kadınların geçirilmesinde yaşanan iletişim sorunlarını da görüyorum. Başka komiklikler de var mesela: Levent İş Kulelerindeki güvenlilik kontrolü çok komik mesela. İş Kulelerinde çalışan personel güvenlik kontrolünden geçmezken, oraya misafir gelen geçiyor. İş Kuleleri güvenlik yetkilileri, Sabancı Holding’de rahmetli Özdemir Sabancı ve iş arkadaşlarının katledildiği olayı hatırlayanlar, bunun binada çalışan bir personelin içeriye soktuğu silah ile yapıldığını gözden kaçırıyorlar.

Evet çoğumuz bu metal detektörü hikayelerine konu olmaya devam ediyoruz. Hamile ve çocuklara geri dönersek, “gerçekten metal detektörleri onlar için zararlı mı? “Sizi biraz bilgi bombardımanı uygulayayım o zaman:

  • Metal Detektörleri X-Ray yaymaz. Onun yerine düşük-frekanslı elektromanyetik alan uygularlar. Bunun ne hamilelere ne de çocuklara bir zararı yoktur. Bu oranda güç zaten evdeki beyaz, kahverengi eşyalarımızın çok bulunduğu bölgelerde mevcuttur,
  • Metal Detektörleri sadece “metal” bulur. Yani kişi üstünde 10 kilo C4 bomba ile geçse bunu detektör tespit edemez,
  • O yüzden metal detektörlerinden geçerken kişilerin üstündeki ceket, palto vs’leri mutlaka çıkarmaları gerekmektedir,
  • AVM’lerdeki güvenlik önlemi sadece içeri silah sokulmasını (bir nebze) engelleyebilir, bomba sokulmasını kesinlikle engellemez,
  • Yeni çıkan “Backscattered X-Ray” teknoloji ile London Heatrow havalimanında tanışma fırsatına sahip oldum. Öğrendiğime göre bu cihaz normal bir X-Ray’in 1/1000’i oranında radyasyon yayıyormuş,
  • Konu radyasyondan açılmışken, uluslararası önerilen yıllık maruz kalınacak radrasyon miktarı 1 milisievert (mSv),
  • Bu miktar aylık olarak 0.1 Sv ve yaşam boyu 5 Sv olarak önerilmekte,
  • Tomografi cihazı 5 mSv radyasyon yayıyor,
  • Chernobyl faciasında yayılan radrasyon 4 Sv,
  • Kanserli tümörü öldürmek için gerekli doz 40 Sv iken, tedavi esnasında yanlışlıkla kanserli olmayan organlara verilen radrasyon 20 Sv’e (yıllık önerilen dozun 20,000 katı veya Chernobyl’in 5 katı) çıkıyormuş. Ama tedavi 6 hafta sürdüğü ve her gün verilen radrasyon 1 Sv olduğu için organlar bunu tamir edebiliyor,
  • Hiroshima ve Nagasaki’deki atom bombalarının 1945 yılında patlaması sonrası 1950 yılına kadar iki şehrin nüfusunun %66’sı sağ kalabildi. 1950 sonrası 2000 yılına kadar yapılan istatistiklerde ilgili nüfusun %7.9’u kanserden ölürken, bu oran diğer tüm Japonyada %7.5 oldu. Dolayısıyla taşınan etki ispatlanmadı,
  • Sievert bir radrasyon ölçüm biçimi olup, diğer ölçü birimleri: Roentgen, Rad ve Rem: http://www.stevequayle.com/ARAN/rad.conversion.html

Ben bu radyasyon konusunu gerçekten çok merak ediyordum. Sizlerle de paylaşmak istedim.

Bültene katılın.